Geride kalan aylar içinde meydana gelen seller yüzünden bozulan arazi içi yolumuzu elden geçirdik. Sel yarıklarını taşla doldurup üzerine toprak döktük. Selin tahrip ettiği su emiş borusunu yeniledik, kepçeyle kazdığımız yere boruyu yerleştirip etrafını taş ve çakılla kapladık.
DoğaHan Konukevi inşaatının ihtiyacı olan duvar ve yer seramiklerini Nevşehir’den aldık. Satıcı firma nakliyeyi de üstlendi. Sonrasında banyo-tuvaletlerin duvarlarını ve tüm odaların zeminlerini bu seramiklerle kaplamaya başladık. Komşumuz İsmet Bey’den aldığımız yardımı saymazsak, DoğaHan’daki iş ve imalatların tamamını kendi ellerimizle yapma iddiamızı sürdürüyoruz. Tüm amatörlüğümüze rağmen, döşediğimiz fayanslar hiç de fena görünmüyor.
Bu arada, meyvelerimizin bir bölümünü geçtiğimiz haftalarda hasat etmiştik; diğer meyvelerin de hasat zamanı yaklaşıyor. Çekirdek kabaklarımız büyüyor. Domatesler kızarmaya başladı. Dimrit cinsi siyah üzümlerimize alaca düştü. Bu demektir ki, 2-3 hafta içinde pekmez kaynatmaya ve üzüm kurutmaya başlamak zorundayız.
DoğaHan klasiği haline gelen ekmek pişirme ve menemen ziyafetlerimiz de devam ediyor.